FELSEFEYE ADANMIŞ YAŞAMIN TA KENDİSİ
‘IOANNA KUÇURADİ’
4 Ekim 1936’da doğan IoannaKuçuradi ilköğrenimini ‘İstanbul Rum Ortaokulu’nda, ortaöğrenimini ‘Zapyon Kız Lisesi’nde yaptı. 1954’te girdiği İstanbul Üniversitesi Felsefe Bölümü’nden 1959 yılında mezun olup aynı yıl hocası Takiyettin Mengüşoğlu’nun asistanı olarak bu bölümde göreve başlamıştır.
1965’te hazırladığı “Schopenhauer ve Nietzsche’de İnsan Problemi’ adlı çalışmasıyla doktorasını tamamlayan Kuçuradi, 1970’te ‘İnsan Felsefesi Akımından Değer Problemi’ adlı tezi ile doçent, 1978’te de ‘Aristoteles Ousiası ve Subtans Kavramı’ adlı çalışmasıyla profesör olmuştur.
1969 yılında yeni kurulan Felsefe Bölümü Başkanlığına getirilmiştir.
O kendisini felsefeye o kadar adamıştır ki, hayatının büyük bir kısmını felsefe alanında geçirmiştir. Felsefe alanındaki çalışmalarına, yaşama felsefe ile bakmanın kaçınılmaz olduğunu düşünerek başlayan Kuçuradi; çağımızın filozoflarındandır. Yaşama biçimi olarak benimsediği felsefeyi başkalarıyla da her zaman paylaşmış ve bu amaçla akademisyen olduktan sonra yüzlerce felsefeci yetiştirmiştir.
Felsefe ile olan yakın ilişkisi onu 1979 yılında ‘Türkiye Felsefe Kurumu’ başkanlığına taşımıştır. 1996’da Almanya’da ‘Goethe Madalyası’, aynı yıl Girit Üniversitesi tarafından ‘Onursal Felsefe Doktorası’ olmak üzere iki uluslar arası ödüle layık görüldü. Yine aynı yıl içerisinde ‘Türkiye Bilimler Akademisi’ ödülünü kazandı.
2003 yılında düzenlenen ’21. Dünya Felsefe Kongresi’nin Türkiye’de yapılmasına öncülük etmiş ve UNESCO tarafından, bu kongrenin başarılı bir şekilde yapılmasına sağladığı büyük katkı ve bu alanda yaptığı büyük çalışmalarından dolayı ‘2003 Felsefe Ödülü’ne layık görülmüştür.
Onun tek isteği felsefenin yaşama aktarılmasıdır ve o Türkiye’de felsefeye çeki düzen verilmesini, felsefe derslerinin arttırılmasını önemle gerekli görür.
İnsan hakları ile felsefe arasında derin bir ilişki olduğunu, kopmaz bir bağ bulunduğunu söyleyen Kuçuradi, önemini ve saygınlığını bir kez de, ABD’nin Boston kentinde gerçekleştirilen dünya uluslar arasından üç bine yakın akademisyen felsefeci delegenin katıldığı 20 uluslar arası Felsefe Kongresine başkan getirilerek göstermiştir.
Eserlerinde genellikle insan haklarına ve düşüncesine, kısacası insana yönelen Kuçuradi, özellikle Scheler’in , Hartman’ın ve hocası Takiyettin Mengüşoğlu’nun görüşlerinden etkilenmiştir: değer felsefesi, etik ve ahlakın ayrımı gibi konular üzerinde çalışmalar yapmıştır.
Hayatının bir özetinin yapılmasının zor olduğu sayın hocamıza, Türkiye’de okuyan bir felsefe bölümü öğrencisi olarak saygılarımı sunarım.
ADEM KOZAN
